Şimdiki gençlerin aşk mantıkları hatalarla dolu, aşkı yanlış yorumlamanın bedelini ağır ödüyorlar, her yaşadıkları ilişkiyi aşk sanıp bağlanıyorlar, oysa aşk ben değil biz olabilmektir. İki ayrı canın bir can olmasında gizlidir aşk!
Aşkın yorumu yapılmamalı aslında… Aşk, onu yaşayanlarda görülmeli bizzat! Tarifi yok duyguların başında gelir aşk… Aksi takdirde onu herkes bir kitaptan okur ve yaşardı… Çok kereler âşık olmamalı insan, aşkı laçkalaştırmamalı bir kere âşık olmalı ve kalbi benliği hasbi bir lezzetle tadı daima damakta kalmalı hiç gitmemeli damaktan ki hiç bitmesin…
Her göz göze gelişte ne olursa olsun tazelensin… Aşkı cimri yaşamalı cömertçe harcamamalı ki hiç eksilmesin… Özenmeli başıboş bırakmamalı ölçülü bir şekilde kıskanmalı hayatı dar etmeden takip etmeden gözetmeli… Güvensizlikten değil onu korumak hayatını kolaylaştırmak için yanında olmalı ve bunu ona derinlemesine hissettirmeli… Sonra atlamalı, bir level üste geçmeli, aşkı geçip aşkı sevdaya dönüştürmeli tomurcuklarla beslemeli… Meyveleri olmalı aşkın, her meyve dönemi sağlamlaşır çünkü aşkın kökleri…
Şimdilerde her yeni ilişkiye aşk diyorlar, aşktan çok kendilerini seviyorlar, önce ben mantığıyla yaşanan aşklar mutluluk vermiyor… Bu şekilde aşk yaşayanlar ben nerede hata yaptım sorusuna cevap arıyorlarsa önce kendilerine şu soruyu sorsunlar. Kendime rağmen onun için neler yaptım? Bu sorunun cevabı “hiç “se eğer! Başka cevap aramayın… Siz aşkı yaşamamışsınız demektir. Zira aşk “hiç” olmakta gizlidir.
