featured

Kafkas Tutsağı ve Yeni Okuma Planı

İş hayatına atıldıktan sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığını, önceliklerin ister istemez değiştiğini söyleyenlere hiç aldırmadım bu zamana dek. İnsan işe başladı diye sevdiklerini, hobilerini terk eder mi hiç dedim, edermiş. Korona dolayısıyla sevdiklerimizin yüzüne hasret kaldık zaten, o konuya değinmiyorum ama ben iş hayatına başlayıp kitaplarıma dönmüşüm sırtımı. Fark ettim ve dedim ki :”Hadi Av. Jinju daha iyisini yapabilirsin, kendin için yapmıyorsan Rus Edebiyatı için yap! Tolstoy ve Kafkas Tutsağı için yap!”

Nitekim aldım Tolstoy’u başladım okumaya, buna okumak denirse. Okumaya o kadar uzun süre ara vermişim ki okumayı unutmuşum sanki. 170 sayfalık kitapta konuya odaklanmak 135 sayfamı aldı. Bir başka yazarın kitabı olsaydı mutlaka dilinin çok sıkıcı olduğunu, konunun bir türlü akmadığını düşünürdüm ama mevzubahis Tolstoy olduğuna göre maalesef sorun tamamen bende.

Hal böyle olunca ilk 135 sayfaya dair yorum yapmak benim haddim olmuyor. Kalıyor geriye, kitaba da adını veren son hikaye. Evet kitap dört farklı savaş hikayesinden oluşuyor ve ben sadece bir tanesini gerçek manada okuyabildim. Onda da Tolstoy’un muhteşem betimlemeleri ve kurgusu dışında anlatabileceğim hiçbir şey yok. Tolstoy bu, yüzlerce yıldır hakkında yazılmayan çizilmeyen kalmadı. Söylenmemişi söyleyebilecek miyim? Sanmam.

Gelelim Esas Mevzuya

Rus Edebiyatına kendimi fazla kaptırdığımın bilincine vardım acı bir şekilde. Okunması gereken o kadar çok kitap var ki, farklı ülke edebiyatları, farklı kitap türleri, farklı yazın türleri, farklı dönem yazarları… Bir de tüm büyük yazarların değerinin ancak öldükten sonra anlaşılmasından yakınırken “yaşayan” hiçbir yazarı okumadığımı fark ettim. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?

Öyleyse bundan sonra farklı bir yol izlemek lazım. Bir Rus Klasiği okuyorsam arkasından bir Türk Klasiği okumam lazım mesela. Bir ölü okuyorsam bir canlı okumam lazım. 😀 Bununla birlikte, okunacak sonsuz kitap ve sınırlı bir ömür olduğuna göre okuyacağım kitapları çok özenli seçmem, vaktimi, beynimi çerçöp edebiyatıyla harcamamam gerekiyor. Öyleyse başvurduğum bu yolda en önemli adımlardan biri de kitabı okumaya başlamadan önce iyice araştırmak, okuyucu yorumlarını dikkate almak, sizlerden öneri almak… Ama hiç yorum yapmıyorsunuz sevgili okurlar, neden??

İçimi döktüğüme göre artık işime dönmem gerek. Aggretsuko gibi bir terapi yöntemi oldu bu da benim için. Belki bir gün onu da anlatırım.

Esen kalın.

Kafkas Tutsağı ve Yeni Okuma Planı

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin