Arnavutköy’de 2003 yılında 15 aylık oğlu Armağan’ı döverek vefatına neden olduktan sonra gizlice gömdüğü sav edilen ve 3 çocuğunun ihbarı üzerine olaydan 20 yıl sonra hakkında dava açılan babanın ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasına çarptırılması talep edildi.
Arnavutköy’de 2003’ün kış aylarında 15 aylık öz oğlu Armağan’ı tekme ve yumruk atmak, duvara fırlatmak ve eşarpla boğazını sıkmak suretiyle darp edip vefatına neden olduktan sonra gizlice gömdüğü sav edilen ve 2016’da 3 çocuğunun ihbarı üzerine olaydan 20 yıl sonra hakkında dava açılan sanık baba Hüseyin K.’nın yargılanmasına devam edildi. İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Hüseyin K. Ses ve İmaj Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Sanığın 2 çocuğu V.K. ile E.E. ise ’müşteki’ sıfatıyla duruşmaya katıldı.
“Öldüğü gece çocukla ben ilgilendim”
Duruşmada şahit olarak dinlenen D. A., “Eşimden ayrıldıktan sonra oğlum ile birlikte ablam ve eşi Hüseyin K.’nın konutuna sığındım. Bana ve oğluma baktı. Çocuk ölmeden evvel bildiğim bir rahatsızlığı yoktu, orta sıra mevsimsel gribi olurdu. Öldüğü gece çocukla ben ilgilendim, ateşini düşürmeye çalışmadım” dedi.
Emniyette, savcılıkta ve mahkemede çelişkili tabirler verdiği kaydedildi
Duruşmada temele ait mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı, sanık Hüseyin K.’nın emniyette ‘çocuğun neden vefat etiğini bilmediğini, rastgele bir sıhhat probleminin olmadığını’, savcılıkta ‘işten geldiğinde çocuğun hasta olduğunu öğrendiğini’, mahkemede ise ‘eşinin kendisine çocuğun ölmeden evvel merdivenden düştüğünü söylediği’ tarafında çelişkili ifadedeler verdiğini, 15 aylık Armağan’ın şiddete uğradığı 2003’de ölmesine karşın, nüfusta mevt kaydının yaklaşık 7 yıl sonra 2010’da yapıldığını anlattı.
Ölümü gizlemek için kendi kendine kefenleyip cenaze namazı kıldığı aktarıldı
Açıklanan mütalaada sanık Hüseyin K.’nın, bebeğinin vefatını gizlemek için cenazeyi yalnızca kendisinin kefenlediği, tekrar yalnızca kendisinin cenaze namazını kıldığı, akabinde saklılığa riayet ederek bir arkadaşı ile mezarlığa giderek diğer bir bebeğin gömülü olduğu mezara defnettiği aktarıldı. Mütalaada sanığın nüfus müdürlüğüne vaktinde bildirimde bulunmamak suretiyle hareketin ortaya çıkmasında cürüm kanıtların kaybolmasını sağlanmayı amaçladığı ve bebeğe yönelik fizikî aksiyonun formu dikkate alındığında öldürme kastı ile hareket ettiği kaydedildi.
Ağırlaştırılmış müebbet mahpus talebi
Mütalaada sanık Hüseyin K.’nın ’kendi çocuğunu taammüden öldürme’ kabahatinden ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasına çarptırılması talep edildi.
“Bir insanın evlatları tarafından lağım çukuruna atılması tarihte görülmüş bir şey değil”
Duruşmada savunma yapan sanık Hüseyin K., “Merdiven konusu üzerinde çok duruluyor meskenim büsbütün giriş kat değildi, büsbütün bodrum kat da değildi. Birkaç merdivenle inilen bir daireydi. Çocuk, birkaç basamaktan düşse ‘merdivenden düştü’ olarak tabir ediliyordu. Vakit zaman mevsimsel hastalıktan ötürü ateşinin çıktığı oluyordu. Müştekilerin söylediği üzere vahim bir durum varsa niçin 2016 yılına kadar beklemişler, anlamakta zorlanıyorum. Bir insanın evlatları tarafından lağım çukuruna atılması tarihte görülmüş bir şey değil, bu insanların zoru ne? Duruşmada tutuklanmamın sebebi de bu haberin gazetelerde çıkmasıdır. Bunların hepsi iftira, kumpas, tiyatro oyunudur. Mahkemeye katkı sunmam için öncelikle tutukluluğumun sonlandırılması gerekiyor. Tahliyemi talep ediyorum” dedi.
Tutukluluk halinin devamına hükmedildi
Ara kararını açıklayan mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına ve mütalaaya karşı son savunmasını hazırlaması için mühlet verilmesine hükmederek duruşmayı erteledi.
Olayın geçmişi
Edinilen bilgiye nazaran 14 Temmuz 2016 tarihinde Arnavutköy İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne giden 3 kardeş V.K. (25), Ö.K. (23) ve M.K. (21) bir ihbarda bulunmuş, babaları Hüseyin K.’nın (57) 2003 yılında o periyot 15 aylık olan kardeşleri Armağan’ı döverek öldürdüğünü ve bir arkadaşıyla Arnavutköy Mezarlığı’na gömdüğünü sav etmişlerdi. Olaya ait Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturmada ise 9 Haziran 2022’de kuşkulu baba Hüseyin K.’nın gösterdiği alanda ‘fethi kabir’ denilen ‘mezarın açılması’ süreci yapılmış, süreç sonrası bulunan bebek cesedinde yapılan DNA incelemesiyle kuşkulu babanın DNA’sının uyumlu olduğu ortaya çıkmıştı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına fezleke ile gönderilen soruşturma çerçevesinde ise 27 Ekim 2023’te iddianame hazırlanmış, hazırlanan iddianamede kuşkulu baba Hüseyin K.’nın 2003’ün kış aylarında öz oğlu olan 2001 doğumlu Armağan’ı kablo ile başına vurmak, tekme atmak, yumruk atmak, eşarpla boğazını sıkmak ve duvara fırlatmak suretiyle darp ettiği kaydedilmişti. İddianamede ayrıyeten, kuşkulu Hüseyin K.’nın ‘olası kastla nitelikli taammüden öldürme’ kabahatinden müebbet mahpus cezasına çarptırılması talep edilmişti.
Konuya ait yargılama İstanbul 36.Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ederken, 13 Şubat 2024’de mahkeme, Hüseyin K.’nın cürmün değişme ihtimalini de göz önüne alarak tutuklanmasına karar vermişti.
İHA
