featured

Konyaspor – Galatasaray Maçı İncelemesi Ve Analizi

Öncelikle merhaba. Bu akşam üç aylık bir aranın ardından yeni bir sezonda, yeni bir Galatasaray maçı yazısı için klavye başındayım. Umarım keyifli bir yazı ve keyifli bir sezon olur.

Maça geçersek, kadroları gördüğüm anda içimde “eyvah, geriden çıkamayacağız herhalde” diye geçirmiştim. Çünkü önceki hafta geride tek kanatla havalanan bir uçak gibi duran takım, bu hafta beksiz, kanatsız şekilde havalanmayı deniyordu. Başarması zordu, başaramadı. Nitekim ilk on beş dakikada maç tenis misali, o kaleden, o kaleye gidip gidip geliyordu. Tam da bu noktada Galatasaray’ın ısrarla topu İcardi ve Barış’a uzun atma ezberi çok göze battı bence. Özellikle maçın ilk 30 dakikalık bölümünde Sara pas almak için gelirken Muslera’nın uzun vurduğu an bu durumun zirvesiydi.

Ne zaman ki Mertens, Kerem, Dubois tarafından daha ayağa paslarla oynanmaya başlandı, Galatasaray daha etkili olmaya başladı. Zaten kırkıncı dakikada gelen gol de bu etkili olunan pozisyonların, sağdan gerçekleştirilmiş haliydi.

Gelişmesi Gereken Noktalar

Yazının ikinci bölümünde kötü diyemeyeceğim, fakat Young Boys maçını da düşünerek acilen geliştirilmesi gerektiğini düşündüğüm noktaları yazmaya çalışacağım.

Sanırım bu sezon Galatasaray’da hikayenin kritik yeri bekler ve geriden çıkış olacak. Nasıl ki geçen sene sezonun en kilit noktası iyi anılarda da, kötü anılarda da orta saha olduysa (Bayern maçındaki baskı, Kopenhag maçında açılamayan savunma) bu yılın dönüm noktalarının rolü bekler olacak. Tam da bu sebeple ben Derrick Köhn’ün satılmasını asla desteklemiyor ve doğru bulmuyorum. Çünkü üç gün sonra maçı olan bir takım olarak Galatasaray Young Boys maçına Jelert’i kadroya adapte ederek çıkmalı, diğer bekini de göndererek değil.

İyileşmesi elzem olan bir diğer nokta ise geriden oyun kurulumu. Elbette ki bu durumu bir üstte anlattığım bek eksiğinden bağımsız okuyamayız. Fakat sağda Jelert, solda Köhn’ün olduğu senaryoda dahi Galatasaray geriden daha iyi çıkmanın, yerden net paslarla rakip sahaya geçmenin yolunu bulmak zorunda. Bunun yolu da takımı üçüncü bölgeye taşıyacak olan oyuncu için güvenli liman diyebileceğimiz oyuncunun bir an önce bulunmasından geçiyor. Bugün Sara ve Torreira’nın bu konuda beklerde Kaan ve Dubois’in oynamasının etkisiyle de birlikte merkezde rakip baskısında çok sıkıştığını düşünüyorum. Çünkü Galatasaray şu an topu alıp baskıyı kıracak bir oyuncuya sahip değil, bunu yapabilecek olanlar da ya hücumcu, da merkez oyuncusu.

Düzelmesi gereken üçüncü ve son nokta da bence Barış Alper’in dağınıklığı. Evet, Barış bugün kötü değildi. Hatta kazandıran golü attı. Ancak o alıştığımız rakibi yırtan Barış mıydı, bence o da değildi. Olumlu işleri de oldu, kızdırdığı da.

Alınan olumlu sonuçların eşliğinde çıkarılacak derslerle birlikte, Young Boys maçında çok daha iyi bir Galatasaray izleyeceğimize eminim ben. Okuduğunuz için teşekkürler

Konyaspor – Galatasaray Maçı İncelemesi Ve Analizi

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin