Ramazan ayının manevi huzurunun hissedildiği Bayburt’ta, asırlık mescitlerde hatim geleneği Bayburtlu vatandaşların ağır iştirakiyle devam ettiriliyor. Gecesi namazla, gündüzü Kur’an’la geçen Ramazan günlerinde vatandaşlar mukabele geleneğini yaşatma çabası içerisinde olduklarını söylediler.
Asırlardır vakte meydan okuyan, Selçuklu mimarisinin en kıymetli yapıtlarından biri olan Tarihi Ulu Cami’de sabah, öğlen ve ikindi vakitlerinde Kur’an-ı Kerim okunuyor, hatim geleneği Bayburtlu vatandaşlar tarafından itinayla yaşatılıyor.
Anadolu Selçuklu Sultanı 2. Gıyaseddin Mesud tarafından yaptırılan ve günümüze ulaşan asırlık Ulu Cami, vatandaşların en çok tercih ettiği mescitlerden biri olarak göze çarpıyor. Cuma mescidi ve selatin cami olarak hizmet veren Selçuklu yadigarı Tarihi Ulu Cami başta olmak üzere kentteki cami ve Kur’an kurslarında hatim geleneği Bayburtlu vatandaşların ağır ilgisiyle yaşatılmaya çalışılıyor.
Sabah, öğle ve ikindi vakitlerinde okunan hatimlere ise Bayburtlular ağır ilgi göstererek, asırlık camiyi boş bırakmıyorlar. İkindi namazı için mescide koşan vatandaşlar, kılınan namazın akabinde caminin imam hatipleri tarafından okunan Kur’an ile Ramazan ayında hatimlerini tamamlıyorlar.
Asırlık mescitte kadim geleneği yaşatma çabası içerisinde olduklarını söyleyen, Kadir İşcan isimli vatandaş, “Atadan, dededen, babadan bugüne kadar gelen asırlık geleneğimizi, hatmi şerifimizi Ulu Cami’de dinliyoruz. Çalıştığım günlerde toplumsal medya üzerinden Zülküf hocamı dinliyorum. Namazdaki cemaat üzere, mükemmel bir kalabalık var. Bayburt’un tarihi mescidine, bu uhrevi ortama bütün dostlarımızı, hemşehrilerimizi sabah, öğle, ikindi vakitlerinde cüz dinlemeye davet ediyorum” dedi.
“Atalarımızdan, dedelerimizden vazifesi devraldık”
Ebediyete intikal eden atalarından vazifesi devralarak mescitleri boş bırakmadıklarını belirten Hüseyin Özdener, “Genellikle vakit namazları için geliyoruz, Ulu Cami’nin manevi bir iklimi var. Burada bayağı bir eski beşerler namaz kıldılar, artık sıra bizde. Ulu Cami’yi seviyoruz, hoş bir iklimi var” diyerek konuştu.
Camileri bir an olsun boş bırakmıyorlar
Günlerin namaz, Kur’an ve mukabeleyle geçtiğini, Ramazan’ın Bayburt’ta bir öbür yaşandığını ve mescitleri bir an olsun boş bırakmadıklarını vurgulayan cami cemaatinden bir vatandaş, “Her gün mescidimize sabah namazı kesinlikle gelirim. Yatsı, öğlen, akşam namazlarımı kılar giderim. Cüzümü dinlerim, akşama da iftar eder, geri namaz kılmaya gelirim. Vakit bu türlü geçiyor” tabirlerini kullandı.
Asırlık gelenek Bayburtlulara emanet
33 yıldır Ulu Cami’nin İmam Hatibi olan Zülküf Kocabey, Bayburtluların asırlık geleneğe sahip çıktıklarını bildirerek, “33 yıldır bu caminin imam hatipliğini yapıyorum. Camimiz bin 227 yılında Selçuklu sultanlarından 2. Gıyaseddin Mesud periyodunda yapılmıştır. Tarihi Ulu Camii tıpkı vakitte bir Cuma mescididir, Selatin camidir. Bilhassa Ramazan ayında ağır bir cemaatimiz olur. Hatim geleneği öteden beri devam ettiği için sabah, öğlen ve ikindi hatim okunur. Bu formda bizler de hatim geleneğimizi devam ettiriyoruz. Mescidimize hatim dinlemeye gelen çokça kardeşlerimiz var. Tüm kardeşlerimizin Ramazan-ı Şerifini tebrik ederim, bu vesileyle günahlarımızdan arınmış bir formda bayrama kavuşmayı Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum” formunda konuştu.
“Doğu Türkistan’a, Gazze’ye dualarımızda yer vermeyi unutmayalım”
Çin zulmüne uğrayan Doğu Türkistan ve işgalci İsrail’in aylardır bombaladığı Gazze’ye hatimden sonra dua ettiklerini, herkesin de bu mübarek ayda dua etmesi gerektiğini hatırlatan Kocabey, “Özelikle dünyanın dört bir yanındaki temizlere, mazlumlara Cenab-ı hak yardım etsin. Doğu Türkistan ve Gazze’yi unutmayalım, kardeşlerimize dua edelim, dualarımızda yer verelim. Ramazan ayında iyiyi, hoşu düşünerek orucumuzu tutmak bizi daha da olgunlaştırır, ahlaki bakımdan olgunlaştırır diye düşünüyorum. Herkesin Ramazan-ı Şerifini tebrik ediyor, bayramın hayırlara vesile olmasını büyük Allah’tan temenni ediyorum” kelamlarını kullandı.
İHA
