Baykar, kendileri hakkında sirkülasyona sokulan palavra, iftira ve çarpıtmalara karşı bir karşılık metni yayınladı.
Baykar, “Uzunca bir müddettir, aralıklı olarak firmamız ve yöneticilerimize yönelik arka niyetli dolanıma sokulan kurumsallaşmış palavra, iftira ve çarpıtmalara karşı cevabımızdır” notuyla bir açıklama yayınladı. Açıklamada, “Baykar’ın gelirlerinin kaynağı nereden geliyor?” sorusuna, “Dünyanın en büyük SİHA ihracatçısı olan Baykar’ın halihazırda imzalanan mukavelelerinin yüzde 97.5’u ihracat kaynaklıdır. Başlangıçtan bugüne tüm projelerini öz kaynakları ile yürüten Baykar, 2003 yılındaki İHA Ar-Ge sürecinin başlangıcından itibaren tüm gelirlerinin yüzde 83’ünü ihracattan elde etti. Bu alanda dünya üzerinde gelirleri bu kadar yüksek oranda ihracattan olan gibisi bir savunma sanayii kuruluşu yoktur. Teknoloji şirketlerinde dahi gibisi sıkıntı bulunur. Global teknoloji şirketlerinde bile böylesi bir ihracat muvaffakiyetinin örneği azdır. Baykar, yurt dışındaki ihracat faaliyetlerinde ABD, İsrail ve Çin firmalarıyla yarışarak rekabette geride bıraktı. Şimdiye kadar 34 ülkeye yüksek teknoloji ihracatı yaptı. Baykar’ın tek bir faaliyet alanı var o da insansız hava aracı teknolojilerinin ulusal olarak geliştirilmesi ve üretimidir. Jet yakıtı sattılar iftirasındaki üzere petrol, akaryakıt, motorin vb. üzere bir yakıt işimiz hiç lakin hiç olmadı” formunda yanıt verildi.
Açıklamada, “Türkiye’nin savunma kaynakları Baykar’a mı aktarılıyor?” sorusu ise, “Baykar ve ortakları kuruluşundan bugüne kadar devletten tek kuruş nakit hibe dayanağı almamış ve kuruluşundan bu yana tek kuruş banka kredisi dahi kullanmamıştır. Tüm projelerimizin finansmanını yüzde 100 öz kaynaklarımızla karşılamaktayız. İhracattan kazandığımızı projelerimize yatırarak büyümekteyiz. Türkiye’nin savunma ve güvenlik harcamaları içerisinde Baykar’a yapılan ödemelerin hissesi SSB’nin de daha evvel açıkladığı üzere yüzde 1’in altındadır. Türkiye’ye ilişkin savunma harcamalarının yüzde 70’i devlet firmalarına verilmektedir. 21 yıl evvel lakin 100’den az firmanın bulunduğu savunma sanayiinde, bugün 3 bine yakın firma, 80 bine yakın işçi ile faaliyetlerini sürdürmektedir” formunda yanıtlandı.
“Baykar devletten teşvik alıyor mu?” sorusuna ise, “Türkiye endüstrisinin gelişimi ve desteklenmesi maksadıyla devlet tarafından yatırım teşvik uygulamaları gerçekleştirilmektedir. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yayınlanan istatistiklerde 2012 yılından bu yana 86.897 yatırım teşvik dokümanı düzenlendiği açıklanmıştır. Bu takviyeler ortasında KDV istisnası, gümrük vergisi istisnası, kurumlar vergisi indirimi vb. nakdi olmayan takviye ögeleri üzere bir de yatırım kredileri için faiz yahut kar hissesi takviyesi, nitelikli işçi dayanağı, güç takviyesi, hibe takviyesi üzere ögeler yer almaktadır. Baykar bugüne kadar yapmış olduğu yatırımlarda hiçbir vakit nakdi teşvik kullanmamıştır. Yatırım kredileri için faiz yahut kar hissesi takviyesi, nitelikli işçi dayanağı, güç takviyesi, hibe dayanağı üzere nakdi ögelerden hiçbiri Baykar tarafından talep edilmemiş ve Baykar’a sunulmamıştır. Ayrıyeten takviye kararında sunulan yatırım yeri tahsisi ve SGK prim takviyeleri de bugüne kadar Baykar tarafından kullanılmamıştır. Baykar’ın yaptığı tüm yatırımlar kendi öz kaynaklarından karşılanmaktadır. Malum algı casusları tarafından devletten güya Baykar’a aktarılıyormuş üzere gösterilen 600 milyon liralık teşvik, aslında Baykar’ın yapacağı yatırıma karşılık kimi kalemlerde yabancı firmalar dahil olmak üzere tüm yatırımcı firmalara tanınan vergi indirim hakkıdır. Baykar, yalnızca geçen yıl 6.4 milyar lira vergi ödemiştir. Şimdiye kadar kelam konusu 600 milyon liranın katbekat üstünde yatırım yapmıştır. Hala binlerce işçi istihdam etmekte ve genç mühendis adaylarının yetişmeleri için programlar yürüten dünyanın sayılı yüksek teknoloji firmalarından biridir” cevabı verildi.
Açıklamada, “Baykar rekabet etmeden devletten direkt mı sipariş almaktadır?” sorusu ise, “Baykar, rekabet sayesinde doğdu. Rekabetçi yapısıyla bölümünde dünyanın önde gelen firmalarından biri haline geldi. Türkiye, Baykar’dan evvel İsrail’den İHA alıyordu. Baykar İHA üreterek İsrail firmasıyla rekabet etti ve Türkiye’ye çok daha kaliteli İHA’ları 10’da 1 maliyetle tedarik etti. Türkiye Cumhuriyeti envanterine giren birinci insansız hava aracı Bayraktar Küçük İHA’dır. Bayraktar Küçük İHA, 2004 yılında Savunma Sanayi Müsteşarlığı tarafından birinci defa uygulanan rekabete açık, ulusal ve özgün geliştirme modeliyle yapılan yarışın akabinde envantere girmiştir. Projeyi müsabakadaki tüm rakiplerini geride bırakarak birinci olan ulusal teşebbüs Baykar gerçekleştirmiştir. Yüksek teknolojiye sahip tüm yatırımlarımızı bugüne kadar 1 adet dahi sipariş garantisi almadan, ihracattan kazandığımız öz kaynaklarımızla finanse ettik. Tüm yatırımlarımızı tıpkı halde ihracattan kazandığımız öz kaynaklarımızla gerçekleştirdik. 34 ülkeye ihracat yapan ve bu süreçlerde gerçekleştirilen ihalelerde birçok ülkenin firmasını geride bırakarak dünyanın en büyük İHA ihracatçısı olan bir firma, rekabet etmeden dünyada birinci hale nasıl gelebilir?” biçiminde yanıtlandı.
Baykar vergi konusunda ise, “Baykar 2023 yılında ülkemize vergi ve bağış yoluyla toplamda 12.2 milyar TL direkt katkı sağlamıştır. Baykar, 2023’te 6.4 milyar lira ile Türkiye’nin en yüksek vergi ödeyen firmalarından biri oldu. Ayrıyeten firma ortakları Selçuk Bayraktar ve Haluk Bayraktar 2021 ve 2022 yıllarında vergi rekortmeni oldu. 2023 yılında ise (2022 yılı için) 800 milyon TL gelir vergisi ödedik” açıklamasında bulundu.
“Baykar bu işleri tek başına mı yapıyor?” sorusu ise, “Baykar hali hazırda yüzlerce KOBİ ölçeğinde firma ile birlikte çalışarak yüksek teknolojiye sahip bu sistemleri üretmektedir. Baykar etrafında oluşturduğu ekosistemi üst çekmek için ulusal firmalarımızla güçlü bir işbirliği yürütmektedir. Baykar’ın ihracat başarısı tıpkı vakitte Türkiye’de ismi sanı bilinmeyen küçük ve orta ölçekli birçok firmanın da ihracat başarısıdır. Baykar’ın ihraç ettiği SİHA’ların akıllı mühimmatları devlete ilişkin TSKGV firması Roketsan tarafından üretilmektedir. Tekrar elektro-optik kamera sistemleri bir öbür TSKGV firması Aselsan tarafından geliştirilmiştir. Devlet firmaları Baykar’ın rakibi değil birlikte çalıştığı tahlil ortaklarıdır. Yakalanan ulusallaşma vizyonu ve Ulusal Teknoloji Atılımı odağındaki bu sinerji sayesinde Türk savunma sanayii art geriye ihracat rekorları kırmaktadır. Daha da değerlisi Türk firmaları böylesine stratejik bir alanın ana aktörü haline gelmektedir” formunda cevaplandı.
Baykar toplumsal sorumluluk projeleri hakkında ise, “Kurduğumuz tüm vakıflar, kurucuları haricinde kimseden yardım, bağış yahut hibe kabul etmez. Bu bizim temel prensibimiz hatta kırmızı çizgimizdir. Bu vakıfları ülkemize, gençlerimize katkı sağlayabilmek için kuruyoruz. T3 Vakfı her ay 5 bin öğrenciye Özdemir Bayraktar bursu veriyor. Dünyanın en büyük teknoloji şenliği TEKNOFEST’i düzenliyor. Ulusal Teknoloji Hamlesi’nin en kıymetli buluşma noktası olan TEKNOFEST’e 140 paydaş dayanak veriyor. Baykar, Ulusal Teknoloji Atağı gayesine ömrünü vakfeden Özdemir Bayraktar’ın vasiyet ettiği halde bu dev tertibin finansal yükünün yarısını tek başına karşılıyor. Can Sıhhati Vakfı ise onkoloji, genetik, ender hastalıklar, psikiyatri üzere alanlarda araştırma yapan bilim insanlarının araştırmalarına dayanak sağlıyor. Bu işlerin tamamını halkımız için maddi ve manevi birikimlerimizle destekleyerek gerçekleştiriyoruz” sözlerini kullandı.
İHA
