Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Kural temelli memleketler arası sistemin sütunlarının sarsılmakta olduğu bir periyottan geçiyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bağımsızlık Sarayı’nda düzenlenen Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) 24’üncü Devlet Liderleri Doruğu Genişletilmiş Oturumu’nda konuştu. Tepeye katılmaktan duyduğu memnuniyeti lisana getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev’e daveti için teşekkür etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ŞİÖ üyeliğine yeni kabul edilen Belarus’u ve Ocak 2025 itibariyle ŞİÖ Genel Sekreterliğini üstlenecek Nurlan Yermekbayev’i de kutladı.
Zirve için belirlenen, “Sürdürülebilir Barış ve Kalkınma Arayışında Çok Taraflı Diyaloğun Güçlendirilmesi” temasının son derece isabetli olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kural temelli milletlerarası sistemin sütunlarının sarsılmakta olduğu bir devirden geçiyoruz. Terörizm, İslam ve yabancı düşmanlığı, sistemsiz göç, iklim değişikliği, güç ve besin güvenliğiyle tedarik zincirlerindeki aksamalar üzere meydan okumalar, yaşanan jeopolitik sarsıntıların şiddetini artırıyor. Bunun en son ve acı örneği hepimizin gözleri önünde Gazze başta olmak üzere işgal edilmiş Filistin topraklarında sergilenmektedir” diye konuştu.
“Mütemadiyen mevcut memleketler arası sistemin zafiyetlerine dikkati çekiyoruz”
Gazze’de ayrım gözetmeksizin gerçekleştirilen akınlarda yaklaşık 40 bin günahsız insanın hayatını kaybettiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yaklaşık 90 bin Filistinlinin yaralandığı, 16 binden fazla suçsuz çocuğun altında can verdikleri yıkıntılar, esasen meşruiyetini kaybeden milletlerarası sistemin enkazıdır. Bu yıkıma son vermek için İsrail’in durdurulması ve kalıcı ateşkesi kabul etmeye zorlanması lazım. Bunun için de İsrail idaresi üzerindeki baskının arttırılarak sürdürülmesi gerekiyor. Elbette memleketler arası tertibin karşı karşıya kaldığı tüm bu krizler karşısında karamsarlığa kapılmadan tüm samimiyet ve çabasıyla global adalet için seslerini yükselten unsurlu ülkeler de var. Türkiye olarak mütemadiyen mevcut milletlerarası tertibin zafiyetlerine dikkati çekiyoruz” tabirlerin kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Güçlünün haklı olduğu değil haklının güçlü olduğu, global adaletsizlikleri ortadan kaldıran, ekonomik eşitsizliklerin üzerine giden, barış, güvenlik, istikrar ve refah üreten tesirli ve tüm insanlığı kucaklayıcı bir milletlerarası sistemin inşası için tüm engellemelere karşın çalışıyoruz. Hedefimiz, insanı ve insani bedelleri merkeze alan teşebbüsçü diplomasi anlayışıyla bölgemizde ve ötesinde bir barış jenerasyonu tesis etmektir. Dünya bu çalkantıları yaşarken tıpkı vakitte bir terör tehlikesiyle de karşı karşıyadır” açıklamasını yaptı.
“Şanghay İşbirliği teşkilatı ile diyaloğumuzu daha da güçlendirmeye hazırız”
Türkiye’nin, on binlerce vatandaşını terör örgütlerine kurban verdiğini, terörün kanlı yüzünü çok âlâ bilen ve tanıyan bir ülke olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin, terör örgütleri PKK, PYD, YPG, FETÖ ve DEAŞ dahil terörizmin farklı biçim ve tezahürleriyle 40 yıldır çaba ettiğini ve etmeye de devam edeceğini söyledi.
Türkiye’nin uzun yıllara dayanan terörle uğraş deneyiminin, milletlerarası iş birliğinin bu tehditle başa çıkmak için elzem olduğunu gösterdiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu kapsamda Şanghay İşbirliği Teşkilatı ile diyaloğumuzu daha da güçlendirmeye hazırız. Bölgesel çatışmalar, siyasi istikrarsızlıklar ve yoksulluk tarafından tetiklenen milletlerarası göç hareketleri de temel kırılganlıklardan birisi hâline geldi” dedi.
Türkiye’nin, süreksiz muhafaza altındaki Suriyeliler de dâhil olmak üzere yaklaşık 4 milyondan fazla yerinden edilmiş beşere mesken sahipliği yaptığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamasını şu formda sürdürdü:
“Uluslararası toplumun da sorumluluk şuuruyla hareket etmesi gerektiğini her fırsatta lisana getiriyoruz. İnsani yardımlar, bahsettiğimiz meselelerle çabada temel araçlardan bir başkasıdır. Gazze’ye gönderilen yardımların üçte birini Türkiye olarak biz üstlendik. Yaklaşık 620 ton insani yardım taşıyan 20’nci yeterlilik trenimiz, 12 Haziran’da Afganistan’a ulaştı. Keza yakın vakitte toplamda 24 tonluk besin unsuru ve ilacı da Türk Hava Kuvvetlerimize ilişkin bir kargo uçağıyla Afganistan’a ilettik. Bu bağlamda da sizlerle ortak bir sinerji oluşturmaya hazırız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Uluslararası toplumun sağduyulu, sorun çözücü ve unsurlu bir mensubu olarak Türkiye, global sınamalarla gayrette değerli bir güç çarpanıdır. Tekrar Asya teşebbüsümüzle cet yurdumuz Asya ile bağlantılarımızı her alanda karşılıklı fayda ve ortak öncelikler temelinde güçlendirmeyi hedefliyoruz. Teşebbüs kapsamında Asya’nın kadim istişare geleneğinin temsilcisi olan ve çok taraflı bir diyalog tabanının temsilcisi Şanghay İşbirliği Teşkilatı ile bu minvalde de münasebetlerimizi geliştirmeye değer veriyoruz” tabirlerini kullandı.
“İş birliğimizi sürdürmeye devam edeceğiz”
Türkiye’nin 2013’ten bu yana sahip olduğu diyalog iştiraki statüsü sayesinde Şanghay İşbirliği Örgütünün, Asya ile kıymetli diyalog kanallarından biri hâline geldiğini söz eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bilindiği üzere 2017’de Teşkilatın, Enerji Kulübü Üst Seviye Grubu’nun periyot başkanlığı vazifesini üstlenmiştik. Üye olmayan bir devletin bu türlü bir misyonu icra etmesi teşkilat için de bir birincisi teşkil etmişti. Ülkemizce layıkıyla yerine getirilen bu sorumluluk, teşkilatla bağlarımızın ne kadar geliştiğini göstermesi bakımından çok değerli. Teşkilatın Asya’da çok taraflılık maksadına katkı sağlamaya, güvenlik, güç ve bağlantısallık başta olmak üzere birçok alanda iş birliğimizi sürdürmeye devam edeceğiz” açıklamasını yaptı.
İHA
