Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, “Biz dünya mirası niteliğindeki birçok varlıklı ögeye sahibiz. Bu zenginlik çok daha fazla beşere ulaşarak katlanacaktır” dedi.
Vali Pehlivan, Mersin Arkeoloji Müzesi’nde ’Dünya Mirası Olma Yolunda Mersin’ başlığıyla çıkan Dünya Mirası mecmuasının tanıtımına katıldı. ’Türkiye’nin inci ve öncü kenti Mersin UNESCO yolunda’ sloganıyla düzenlenen aktiflikte konuşan Pehlivan, “10 bin yılı aşkın tarihi geçmişe şahit olan Mersin keşfedilmeyi bekliyor. Elbette ki bugüne kadar aşikâr boyutta, muhakkak taraflarıyla keşfedilen bir kent ancak daha fazla insan tarafından keşfedilmesi gereken birçok tarafı ve özelliği olan, tarihi yapılarıyla, doğal güzellikleriyle ön plana çıkan nadide bir şehrimiz” diye konuştu.
Mersin’de, UNESCO süreksiz miras listesinde Tarsus’taki St. Paul Kuyusu ve etrafı, Erdemli’deki Korykos Antik Kenti, Mut içesindeki Alahan Manastırı ve Anamur’daki Mamure Kalesi olmak üzere 4 varlığın yer aldığını söz eden Pehlivan, şöyle devam etti:
“Mersin vilayetimizde 926 sit alanımız, bin 642 tescilli varlığımız var. Bunlar içerisinde 4’ü geçmiş yıllarda ki emeği geçenlere kişi ve kurum bazında çok teşekkür ediyoruz, teklif edilmiş. Doğal ki Kültür ve Turizm Bakanlığımızın himayesinde çalışmalar yürütülmüş ve o listeye dahil olmuş. Yıllar içerisinde stabil bir gidişat olmuş. Biz istedik ki bu mevzuda tekrar farkındalık oluşturalım. Öncelikle kendi içimizde bir farkındalık oluşturmak ve devamında da süreksiz listeye dahil olan bu varlıklarımızı, miraslarımızı kalıcı listeye natürel ki hepsi birden olmaz ancak bir süreç dahilinde o listeye dahil olmasını sağlamak. Bunu yaparken de sırada bekleyen; işte Alahan tamam süreksiz listede lakin tıpkı hoşlukta Uzuncaburç, Kanlıdivane ve Anamurium antik kentlerimiz var. Bunların da çabucak gerisinden bilimsel çalışmalarını hocalarımızla birlikte yapmak suretiyle devamlılığını getirmek ve listeye dahil olmasını sağlamak.”
Türkçe ve İngilizce mecmua basıldı
Bu kapsamda geniş iştirak sonrası Dünya Mirası Dergisi’nin Türkçe ve İngilizce basımının gerçekleştiğini lisana getiren Pehlivan, “Ve bugün önümüzde duruyor. Biz bu çalışma vesilesiyle şunu söz etmek istiyoruz. Bir tarihi yapının varlığı, bir doğal yapının varlığı başlı başına değerli midir? Evet değerlidir. Lakin o değer ne vakit artar? Bu varlığın farkındalığının arttığı nispette artar. O varlığı, o tarihi hoşluğu, yapıtı, bilhassa de birçok medeniyete mesken sahipliği yapmış o alanları ülkemizde ve dünyada ne kadar çok beşere ulaştırabilir ve ne kadar çok insanın onu bilmesini, öğrenmesini sağlarsak o değer elbette ki çok daha fazla artacaktır. Başlık ’Dünya Mirası’. Biz dünya mirası niteliğindeki birçok güçlü ögeye sahibiz. Bu zenginlik çok daha fazla beşere ulaşarak katlanacaktır” dedi.
Yapılan anketlerde, turistlerin ziyaret ettikleri bölgelerde UNESCO kalıcı yahut süreksiz listesinde varlık olmasını tercih ettiklerinin ortaya çıktığını vurgulayan Pehlivan, yapılan ve yapılacak çalışmaları anlatarak, her geçen gün Mersin’e gelen turist sayısının giderek daha da artacağını kaydetti. Pehlivan, mecmuanın oluşumunda emeği geçenlere teşekkür etti.
“Bölgede, her periyodun ve her medeniyetin birincilerini görmek mümkün”
İl Kültür ve Turizm Müdürü Hakan Doğanay da Mersin’in sahip olduğu arkeolojik dataların zenginliğinin dikkat cazibeli olduğunu söyledi. Bölgede, milattan evvel 8000’lere kadar giderek her devrin ve her medeniyetin birincilerini yahut farklı ögelerini görmenin mümkün olduğunu lisana getiren Doğanay, “Bunun en kıymetli nedeni bölgenin Akdeniz medeniyetlerini, İç Anadolu üzerinden Ege’yle buluşturan değerli bir coğrafik pozisyonda olması. Ayrıyeten ticari bir rota üzerinde yer almasından ötürü çok farklı kültürlerin etkileşim halinde olduğu bir noktada bulunmasından kaynaklanmaktadır. Anadolu’nun engin kültürel mirasının epey ilgi alımlı ve düzgün korunmuş örnekleri birinci Mersin’de bulunmaktadır. Mersin’in Güney Anadolu kıyılarında epeyce geniş bir alana yayılmış olması, tarih boyunca Akdeniz’de gerçekleştirilen etkinlikler için kenti kıymetli kılmıştır. Tarih boyunca süren bu ilginin yansıması olarak çok sayıda yerleşim bu topraklar üzerinde kurulmuştur” diye konuştu.
Mersin’in bu güçlü kültürel mirasına rağmen yalnızca 4 varlığının UNESCO süreksiz listesinde yer aldığını belirten Doğanay, “Bugün burada bu mevcut listedeki varlıklarımızı görünür hale getirmek için yapılan bir çalışmanın tanıtımı için toplandık. Kültürel Miras Dergisi bu sayısını Mersin’imizin kültürel varlıklarına ayırdı. Bu tanıtımın, bu faaliyetin, Mersin’imizin sahip olduğu zenginliği daha bilinir hale getireceğini umut ediyorum” dedi.
Dünya Mirası Dergisi İmtiyaz Sahibi ve Yayın Yönetmeni İsmail Şahinbaş’ın konuşma yaptığı aktiflikte, Prof. Dr. Ümit Aydınoğlu Uzuncaburç Antik Kenti, Prof. Dr. Mehmet Tekocak Anemurium Antik Kenti, Doç. Dr. Şener Yıldırım da Krykos Antik Kenti’nde yürütülen hafriyat çalışmaları hakkında bilgi verdi.
İHA
