Küçükçekmece’de su birikintisine düşerek hayatını kaybedeb 5 yaşındaki Edanur Gezer için Esenyurt’taki Kıraç Cemevi’nde cenaze merasimi düzenlendi. Acılı annenin ayakta zahmetle durduğu görülürken, cezaevinde olan baba da cenazeye müsaadeli olarak katıldı. Küçük kız, merasimin akabinde toprağa verildi.
Küçükçekmece Fatih Mahallesi Menekşe Kıyı Parkı’nda İstanbul Büyükşehir Belediyesi grupları tarafından yapılan hafriyat çalışmasında oluşan su birikintisine düşen 5 yaşındaki Edanur Gezer hayatını kaybetmişti. Edanur için bugün Esenyurt’taki Kıraç Cemevi’nde cenaze merasimi düzenlendi. Merasime İstanbul Valisi Davut Gül, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, küçük kızın ailesi, yakınları ve cezaevinde olan baba jandarma eşlinde kelepçeli olarak katıldı. Tabuta omuz veren Vali Gül, acılı anne Nurcan Gezer’e başsağlığı diledi. Cenazede ayakta durmakta zahmet çeken acılı annenin feryatları yürekleri dağladı. Kılınan cenaze namazının akabinde küçük kız Esenyurt’taki mezarlıkta defnedildi.
Vali Gül, “Yavrumuz hayatını kaybetti maalesef. Bizler de Esenyurt’ta cenaze merasimine geldik. Allah ailesine sabır versin. Mevt olayı olduğu için otomatikman savcılık tarafından başlanan süreçler oluyor. Bundan sonraki isimli süreç orada devam edecek. İhmal var mı yok mu, kusur var mı yok mu ya da kimlerin kusuru var bu isimli süreçte aşikâr olacak. Biz daha çok yavrularımızın bu cins bir hadise ile karşılaşmaması için önlemleri hangi kurum neler yapması gerek onlara bakacağız. Ayrıyeten ailenin kendi içerisinde birçok problemi var. Onlarla ilgili Aile ve Toplumsal Hizmetler Vilayet Müdürlüğümüzün üzerine düşen neyse bundan sonraki süreci takip edeceğiz” dedi.
Anne Nurcan Gezer, “Güvenlikler gelmiş burada ateş yakmayın, mangalın içinde ateş yakın demişler. Çocuk yok diye hepsi dağılmışlar. Çocuğu aramaya bir tane mi iki tane mi güvenlik varmış. Güvenliğe gidip ’5 yaşındaki kız çocuğu yok’ demişler. Güvenlikte kuyunun yanına geliyor. Başını uzatıp, ’Çocuğunuz burada, içinde’ diyor. Orada bizimkilerden birisi müdahale etmeye çalışıyor. ’İçine atlama, burası çok derin’ diyor. Derin olduğunu biliyorsunuz da niçin bir şeyler yapmıyorsunuz. Dün gittim oraya, çevirmişler, tedbir almışlar. Benim çocuğum olmasa öbür birinin çocuğu da olabilirdi. Öteki bir annenin ciğeri de yanabilirdi. Kim oraya sebepliyse cezasını çeksin” dedi.
Eda’yı su birikintisinden çıkaran dayısı Selçuk Yaşar, “Biz ailece piknik yapıyorduk. Baktım kuyunun üzerinde yatıyor. İçinden çıkardım, baktım dudakları mosmor. Etrafında müdafaa yoktu, bildiğimiz su birikintisiydi. Kimse gelip ’Burada kuyu var’ demedi. Derinlik beni çekiyordu aslında. Toprağa tutunup tek elimle çıkardım. Bulmamız 20 dakikayı buldu. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz” sözlerini kullandı.
İHA
