MEB Müfredat değişikliğiyle hakkında kıymetlendirme yapan Uğur Okulları Genel Müdür Yardımcısı Adil Kurt, ilkokullarda çocukların okuma ve yazma sürecini hızlandıracak değişiklikler, ortaokul ve liselerde ise teoriden çok uygulamaya yönelik içerikler ile bilgiye ulaşacak hünerlerin kazandırılmasının hedeflenmesinin değerli olduğunu söyledi.
Millî Eğitim Bakanlığı 2024-2025 Eğitim – Öğretim Dönemi’nde okul öncesi, ilkokul birinci, ortaokul beşinci ve lise dokuzuncu sınıflardan itibaren kademeli formda uygulanacak yeni öğretim programını kamuoyuyla paylaşılmak üzere askıya çıkardı. “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” ismini taşıyan yeni öğretim programları konusunda Uğur Okulları Genel Müdür Yardımcısı Adil Kurt, ilkokul, ortaokul ve liselerdeki yeni öğretim programlarıyla ilgili başka ayrı değerlendirmelerde bulundu.
Adil Kurt, ilkokul müfredatında kapsamlı bir değişikliğe gidildiğini, birinci sınıflarda gerçekleşen ses kümeleri değişikliğiyle lisanımızda daha fazla kullanılan seslerle okuma yazma sürecine başlanacağını söyledi. Bu durumun çocukların okuma ve yazma sürecini hızlandıracağını belirten Kurt “Ses kümeleri ile kılavuz çizgiler üç aralıktan iki aralığa indirildi. Yeniden tüm sınıf kademelerinde kazanımlar yerine öğrenme çıktıları belirlendi. Kazanımların sayıları seyreltilerek daha fazla maharet temelli ve uygulamaya yönelik çıktılara yer verildi. Öğrencilerin farklılıklarını gözetmek, dersi farklılaştırmak maksadıyla zenginleştirme ve destekleme çalışmaları ve örnekleri müfredata eklendi” dedi.
Yeni müfredatta toplumsal, duygusal hünerler ile okuryazarlık üzerine açıklamalara yer verildiği ve maharetlere yoğunlaşıldığını gördüklerine dikkat çeken Kurt, uygulama ve zenginleştirmeye dayalı programlar oluşturulduğunu belirtti. Kurt, ölçme kıymetlendirme ile ilgili de; ilkokulda imtihanların kaldırılması ile birlikte farklı ölçme araçları kullanılmaya başlandığını lakin ölçeklerde makul bir çerçeve çizilmediğini vurgulayarak, yenilenen programda her çıktının hangi ölçme aracı kullanılarak ölçüleceği ile ilgili bilgilerin yer aldığını söyledi.
Teoriden çok uygulamaya yönelik içerik
Adil Kurt, ortaokullar için yaptığı değerlendirmede tüm dersler özelinde bakılarak 5. Sınıf 2019 öğretim programları ile 2024 yılındakiler karşılaştırıldığında dersin kazandırması gereken bedellerde değişiklik yapıldığının görüldüğünü söyledi. Bunun yanı sıra Türkçe, toplumsal bilgiler, fen bilimleri üzere derslerin kazanımlarında da azalma olduğunun göze çarptığını vurgulayan Kurt “ Bu durum ünite ve hususlarına da yansımıştır. Müfredatta büsbütün çıkarılan bahisler dışında eski müfredattan gelen yahut kademe geçişleri yapılan mevzular da dikkat çekmektedir. Birtakım branşlar özelinde tema, ünite yahut husus isimlerinde de değişiklik yapılmıştır. Müfredatların genelinde yenilikçi, geliştirmeye açık, öğrenci merkezli, sezdirme ve hissettirmeye dayanan, teoriden daha çok uygulamaya yönelik içeriklere yer verildiği üzere ölçme-değerlendirme, performans oluşturma, geliştirme ve takibi ile atölye çalışması üzerinde de ziyadesiyle durulmuştur” biçiminde konuştu.
Bilgiye ulaşacak hünerlerin edinilmesi hedeflendi
Adil Kurt, liselerin yeni öğretim programlarıyla ilgili yaptığı değerlendirmede ise matematik dersinde, öğrencilerin daha çok bilgi edinmesi yerine matematiksel bilgiye ulaşmasını sağlayacak hünerleri edinmesi, bu marifetler sayesinde edindiği bilgiler ortasındaki bağları sorgulamasının hedeflendiğini söyledi. Türk Lisanı ve Edebiyatı dersinde de marifet odaklı bir yaklaşım benimsendiğini ve dört tema üzerinden düzenleme yapıldığını belirten Kurt, şunları söyledi:
“Bu anlayış ile öğrencinin okuması, okuduğunu ve dinlediğini anlaması, his ve kanılarını yazı ile aktarması hedeflendiği görülmektedir. Fizik ve kimya derslerinde, birtakım bahislerin sadeleştirilerek farklı sınıf seviyelerine kaydırıldığı görülmekte; biyoloji dersinde ise bütüncül bir yaklaşım benimsenerek öğrencilerin genel bir biyoloji anlayışı geliştirmesi amaçlanmıştır. Coğrafya dersinde, Coğrafik Bilgi Sistemleri’nin değeri vurgulanmış ve öğretmenlerin bu alanda yetkinleşmesi gerektiği belirtilmiştir. Bilgi transferi odaklı tarih öğretiminden marifet temelli tarih eğitimine geçilmiş. Siyasi tarih yerine insanı öne çıkaran, toplumsal tarih hususlarının önemsendiği görülmekte. 11. sınıf ideoloji dersinde; etraf sıkıntıları, teknoloji-hayat bağı, edebiyat-felsefe ilgisi, hukukun tabiatı üzere bahislerde öğrencinin felsefi görüş geliştirmesini ve metin yazabilmesini amaçlayan bir müfredat tasarlanmış. Aktüel hususları felsefi bir yaklaşımla değerlendirebilen, fikir ve tahlil geliştirebilen öğrenci kimliği amaçlandığı görülüyor.”
İHA
