“Ortak Bir Sorun-İki Farklı Kültürel Perspektif” projesinin kapanışı gerçekleştirildi

Türkiye ve Avrupa Birliği Arasında Sivil Toplum Diyaloğu Programı çerçevesinde desteklenen “Ortak Bir Sorun-İki Farklı Kültürel Perspektif” projesinin kapanış toplantısı gerçekleştirildi.

Yaşam süresinin uzaması ve düşük doğum oranları gibi nedenlerden dolayı yaşlanan nüfus sorununa odaklanılan “Ortak Bir Sorun-İki Farklı Kültürel Perspektif” projesinde, yaşlılığın yeniden tanımlanması ve bu sürecin sağlıklı, mutlu ve aktif bir biçimde geçirilmesi üzerine çalışmalar yürütüldü. 14 ay süren bu projeyle, Türkiye ve Hollanda arasında yaşlanma ve yaşlı bakımı konusunda diyalog geliştirildi ve iki ülke “yaşlanma” konusundaki yaklaşımlarını birbirleriyle paylaştı. Proje faaliyetleri çerçevesinde, her iki ülkeden uzmanlar, yaşlılar ve sivil toplum kuruluşlarının yer aldığı çalışma grupları karşılıklı ziyaretler de gerçekleştirdi. Güven Eğitim ve Sağlık Vakfı ve Hollanda’dan Kennisland Vakfı’nın ortaklığında yürütülen projeye, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Sosyal İnovasyon Merkezi de destek verdi.

Projenin kapanış toplantısında konuşan Güven Sağlık Grubu İcra Kurulu Başkanı ve Güven Eğitim ve Sağlık Vakfı Başkanı Nüket Küçükel Ezberci, “Sıfırdan 2004 senesinde kurduğumuz vakfımız geçtiğimiz zaman içinde yavaş ama emin adımlarla bugüne kadar geldi. Bugün karşınızda hem çok kıymetli uluslararası bir projenin ayakları yere basar şekilde başarıyla tamamlanmasından, kapanışı için burada bulunmamızdan dolayı, hem de karşınızda bugün vakfımızın kamu yararı vakfı statüsünü kazanan bir vakıf olarak onurla gururla konuşuyor olmak çok farklı. Vakfımız yapısı itibarıyla toplumsal olaylara sahip çıkmak üzere kurgulandı. Pandemi döneminden sonra da gördük ki bireysellikten çıkıp toplumsal olarak birlikte kafa patlamazsak ve iş modelleri geliştirmezsek iklim, çevre, sağlık ve eğitim konularında dünyamız giderek daha çok mücadeleyi yapmak mecburiyetinde kalacak. Dolayısıyla el birliğiyle çok iş yapma mecburiyetindeyiz” dedi.

Vakfın en önemli gündem maddelerinden bir olan sağlığın içinde yaşlı bakımı olduğunu söyleyen Ezberci, “Vakfın etkili bir sivil toplum örgütü olarak dönüşümü kurucuların vizyonuna bağlıdır. Hem de toplumdan kaynaklanan ihtiyacın doğru analiz edilmesi ve muhteşem paydaşlar birlikte hep beraber ayağı yere basan bir şekilde ele alınmasından kaynaklanır” açıklamasında bulundu. Sağlık konusunda özellikle bakım hizmetlerinde küresel bir iş gücü açığı söz konusu olduğuna da değinen Ezberci, “Bu alanda ulusal ve uluslararası yatırım fırsatları veya yetiştirilecek iş gücünün oluşturacağı iş fırsatları bulunmakta. Bizim bütün amacımız bu fırsatlara nasıl erişiriz. İhtiyacı olanla bu ihtiyacı giderecek olan sağlık elemanlarını en optimum düzeyde nasıl bir araya getirebiliriz. Ben oldum olası sağlığın bir coğrafyasının olmadığına inananlardanım” ifadelerine yer verdi.

Programda bir konuşma gerçekleştiren Dışişleri Bakan Yardımcısı Faruk Kaymakcı, “Bugüne kadar 2008 yılından beri iki proje yürüttük. Birisi ’Sivil Toplum Diyaloğu’ bir de ’Sivil Topluma Destek Programı’. Bu programlar çerçevesinde şu ana kadar yüzlerce projeye 70 milyon avroya kadar kaynak sağlandı ve bu sayede Türk sivil toplum kuruluşlarıyla diğer Avrupa sivil toplum kuruluşları çok çeşitli alanlarda faaliyet gösterdi. Bunlardan bir tanesi de tabii ki sağlık, yaşlılık ve yaşlı bakımı. Gerçekten bu projeyi çok önemsiyorum. Bu ortak sınamayı birlikte aşmamız lazım. Türkler olarak övünüyoruz, yaşlılarına iyi hürmet eden bir ülke olarak. Bu sanıyorum büyük ölçüde doğru. Ben eminim başka ülkelerin de yaşlılara hürmet konusunda iddialı olduklarını da görüyoruz. Aslında bu proje yaşlılık ve yaşlı bakımı konusunda Avrupa’nın iki önemli ülkesini ortak çalışmaya teşvik etti ve deneyimler paylaşıldı. Bu tabii ki önemli bir konu” şeklinde konuştu.

Tüm toplumlarda artık farklı renklerin oluşmaya başladığının altını çizen Kaymakcı, “Hollanda’da onlarca farklı ülkeden gelen o ülkeye entegre olmuş toplumlar var. Türkiye’de de yabancı nüfusumuz var. Dolayısıyla bu anlamda iş birliği paylaşımı da çok önemli. Artık söylediğim gibi sınama olarak tanımlamak istiyorum. Hızlı yaşayıp genç ölmeyeceksek hepimiz yaşlılığı tadacağız. İnsanların son yıllarını yaşlanarak öleceksek en iyi şekilde tamamlaması hepimizin gönlünden geçen bir şey. Bu aslında yaşlı geleceğimize yaptığımız değerli bir yatırım” açıklamasında bulundu.

Projenin kapanış toplantısında, Türkiye ve Hollanda’dan yaşlılığa ilişkin gerçek yaşam hikayelerinin yer aldığı bir sergi de düzenlendi.

İHA

“Ortak Bir Sorun-İki Farklı Kültürel Perspektif” projesinin kapanışı gerçekleştirildi

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin